-
1 kırk yılın başında
-
2 kırk yılın başı
= kırk yılın başında о́чень ре́дко; в ко́и-то ве́ки -
3 kırk
со́рок* * *со́рокkırkta bir — одна́ сорокова́я; сорокова́я часть
••- kırk dereden su getirmek
- kırk evin kedisi
- kırk kapının ipini çekmek
- kırkları karışmış olmak
- kırk para
- kırk paramızı almadılar
- kırkından sonra azmak
- kırkından sonra saz çalmak
- kırk yılın başı
- kırk yılın başında
- kırk yılda bir -
4 kırk yıl
продолжи́тельное вре́мя, до́лгоkırk yılın başında — о́чень ре́дко, в ко́и-то ве́ки
kırk yılda kazandığını bir günde kaybetti — в оди́н день он потеря́л то, что зарабо́тал за мно́го лет
-
5 kırk
",-kı 1. forty. 2. very many; far too many. - anahtar sahibi/- anahtarlı man of property; very rich person. - bir buçuk maşallah!/- bir kere maşallah! colloq. May no harm befall him/her/it! -ı çıkmak /ın/ for forty days to have passed (after a woman has given birth/after a baby has been born/after someone has died). -/bin dereden su getirmek to find all kinds of excuses. - evin kedisi person who is always in and out of other people´s houses. - ikindi afternoon rains (which continue about forty days in certain regions of Anatolia). - kapının ipini çekmek to go to or apply to many places. -ları karışmak to be born with-in the same forty-day period. -ından sonra azanı teneşir paklar./-ından sonra azana çare bulunmaz. proverb If a middle-aged man starts acting like a randy young buck, it won´t be long until he kicks the bucket. -ından sonra azmak to start behaving like a randy young buck after one has reached middle age. -ından sonra saz çalmak to take up something rather late in life. -/her tarakta bezi olmak to have one´s finger in many pies; to be involved in many different things. - yılın başı/başında/- yılda bir very seldom, once in a blue moon. - yıllık Kâni, olur mu Yani? proverb Can a leopard change its spots?"
Перевод: со всех языков на все языки
со всех языков на все языки- Со всех языков на:
- Все языки
- Со всех языков на:
- Все языки
- Английский
- Русский